Hepimizin büyük bir heyecanla beklediği Shadow and Bone 23 Nisan’da izleyicileri ile buluştu. Biz de ekibimizle birlikte oturup diziyi aynı gün bitirdik. Bazılarımız diziyi çok beğendi, bazılarımız ise büyük bir hayal kırıklığına uğradı. Fakat hepimiz bu yazıdaki detayların oldukça tat kaçırıcı olduğu konusunda hemfikiriz. İşte Shadow and Bone’u uyarlarken Leigh Bardugo ve ahalisinin yaptığı 8 kritik hata!
Not: Eğer diziyi izlememiş ve kitapları okumamışsanız sizi buraya alalım çünkü bu yazı hem kitaplardan hem de diziden spoilerlar içeriyor.
1. Nedir Bu Grisha? Shadow and Bone
Öncelikle diziyi izlerken dikkatimizi çeken ilk ilk şey ile başlamak istiyoruz: Dizide Grishaların ne oldukları hakkında bize hiçbir şey söylenmemesi. Karanlıklar Efendisi kimdir? Neden ordunun başında? Rüzgarın hakimi ne demek? Bu insanlar niye saçma sapan el hareketleri yapıyorlar? Güneşin Elçisi ne işe yarar? (Spoiler: Hiçbir şeye.) Bunları kitapları okuyanlar bu soruların cevaplarını biliyor ancak diziyi izleyenler kafa karışıklığı ile yanındaki arkadaşına açıklamasını istemek durumunda kalıyor. Eğer aralarından biri kitapları okuduysa tabii.
Normal şartlarda bir uyarlama çekilirken senaryoya oluşturulan dünyanın nasıl yedirilebileceği konuşulur. İlk defa izleyen birine olaylar nasıl açıklanır, karakterlerin motivasyonları nelerdir? Bu tür soruların cevaplarını yaklaşık ilk üç bölümde görmemiz gerekir ki diziye devam etme isteğimiz olsun. Ancak diziyi çekenler sadece kitabı okuyan kesime hitap ettiklerini düşünerek böyle bir yol izlemeyi tercih etmişler. En basitinden kitaplardaki kefta muhabettini diziye de eklemişler ama renklerin neyi temsil ettiğinden bahsetmeyi unutmuşlar.
Dizinin ilk sezonu yayınlandıktan hemen sonra popüler web siteleri ve dizi yorumcuları Grisha dünyasını ve Grisha güçlerini açıkladıkları içerikler oluşturmaya başladı ki dizinin eksiklerini giderebilsinler. Bardugo ve betimleme arasındaki gerginlik dizide de devam ediyor anlayacağınız üzere.
2. Grisha’dan Avatar’a Küçük Bir Selam! Shadow and Bone
Avatar: The Last Airbender’ın live action fimini hatırlıyor musunuz? Peki ya aşırı saçma el hakaretlerini? İşte bizim de dizideki Grisha el hareketlerini görünce aklımıza ilk gelen şey bu film oldu. Söz konusu bu el hareketleri, ekranda cringe durmanın yanı sıra Grishalar’ın savaşırken kısıtlanmasına da sebep oldu. Kitapta bununla ilgili bir detay yazmamakla birlikte böyle bir ekleme oldukça gereksiz olmuş. Özellikle ellerini birleştiremeden güçlerini kullanamamaları oldukça can sıkıcı bir durum.
Mesela yandaki sahnede Nina’yı almaya gelen Fedyor’un ve arkasındaki Grishalar’ın Kerchli beylerle savaşmak için hazırda beklediklerini görüyoruz ama el hareketleri o kadar cringe ve yapmacık duruyor ki ne kendisini, ne diğer Grishalar’ı ne de Kerchliler’i ciddiye alamıyoruz…
3. İki Günlük Grisha’ya Azize Demek? Shadow and Bone
Her ne kadar dizi, serinin ilk kitabı Gölge Ve Kemik’e oldukça sadık kalsa da Alina’nın Azize(Sankta) ilan edilmesi kocaman bir istisna. Normalde bu durum serinin ilerleyen kitaplarında oluyor. Ancak dizide bir de bakıyoruz ki çadırdan göğe fışkıran ışık gösterisinden sonra çok sevgili Alinacığımız bir azize oluvermiş. İnsanlar kendi aralarında “Sankta Alina” diye fısıldaşmaya başlamış bile. Bu durumun sebebi karakterin hızlı bir şekilde seyirciye tanıtılmasını ve izleyiciler arasında önemli bir yer edinmesini sağlamak olabilir. Fakat kitabı okumamış bir izleyicinin gözünden bakınca bile durum oldukça anlamsız kalıyor. Dizinin devam sezonlarının geleceği bu kadar barizken bu olayın bu kadar erken yaşanması ve Alina’nın insanların ona “azize” demesini çok normal bir şeymiş gibi karşılaması bizce hiç olmamış.
4. Neymiş, Alina Ona Aleksander Desinmiş. Yok Daha Neler!
Kitaplarda sır gibi saklanan bu ismin, alelade bir at binme sahnesine malzeme edilmesi hepimizin sinirini bozdu değil mi? Yani… Neden? Koskoca Karanlıklar Efendisi’nden bahsediyoruz. Daha dün tanıştığı bir kıza neden adını açıklasın ki? Kitaplarda kendisi adeta bir kapalı kutu. Gerçek adı, nereden geldiği, ailesi gibi detayları ya bilmiyor ya da çok sonradan öğreniyoruz. Dizide ise etrafta insanlar varken, hiç önemli bir şey değilmiş gibi “Bana Aleksander de.” diyor. (Alina da dünden razı zaten.) Söz konusu dizi Shadow and Bone olunca koskoca Ben Barnes’ta bile kusur buluyorsun işte…
Bu tat kaçırıcı durumun dışında dizide Darkling beyin geçmişine de konuk oluyor, daha önce hiç bilmediğimiz bilgiler öğreniyoruz. (Biz bu sahneleri çok beğendik açıkcası. Ekip olarak Ben Barnes hastasıyız da.) İlginçtir ki yazar kitapta vermediği ayrıntıları dizide vermeye karar vermiş. Gerçi izlediklerimizi, Karanlıklar Efendisi’nin orijin hikayesi olarak kabul edip edemeyeceğimizi bilmiyoruz. Diğer yandan, dizide ısrarla Karanlıklar Efendisi’ne General Kirigan deniyor. Okurlarının alışık olmadığı bir durum olduğundan biz de biraz garipsedik açıkçası.
5. Güle Güle David, Hoşgeldin Konuşmak İçin Parmak Kaldıran Çocuk…
Sanıyoruz ki Bardugo, Ben Barnes’ın Darkling’i harcatmayacağını anlayınca gözünü zavallım David’e dikmiş. Diziye komedi -ilkokul seviyesi bir komedi ama- unsuru olarak eklenen David, böylelikle Bardugo tarafından harcanan karakterler kervanına katılmış oldu. David gitsin kitaplarda ordular yönetsin. Nikolai, Zoya ve Genya üçlüsünden sonra Ravka’daki en yetkili kişi olsun ama dizide konuşmak için parmak kaldırsın… Sizi bilemiyoruz ama biz diziyi izlerken David’in karakteri için ekipçe küçük bir anma töreni düzenlik. Rip 🙏
6. Yas Var. Cenaze Var! Shadow and Bone
Eminim diziyi izlerken hepinizin aklından aynı soru geçmiştir: Jesper neden yanındaki iki yabancıya Kaz ve Inej diyip duruyor? Biz de ekip olarak dizi boyunca bu sorunun cevabını aradık lakin bir türlü bulamadık. Siz anladıysanız bize de anlatın.
Hepimiz Bardugo çıkıp “Dizide Kargalar da olacak!” dediğinden beridir diken üstündeydik ama hiçbirimiz (Jesper, üzümlü kekimiz sen kulağını kapa) karakterlerin bu kadar kötü yansıtılacağını düşünmemiştik sanırım. Eğer aranızda “Kargalar olmuştu bence, neden beğenmediniz ki?” diye düşünenler varsa, şöyle ki: KAZ HİÇBİR PLANI OLMADAN KARANLIKLAR DİYARI’NIN İÇİNDEN GEÇİP YİNE HİÇBİR PLANI OLMADAN ALİNA’YI KAÇIRMAYA ÇALIŞTI, DAHA KÖTÜSÜ DARKLING’E SİS BOMBASI ATIP KAÇTI YAHU! Bibliyoraf ekibi olarak size soruyoruz, bir karakter daha ne kadar rezil edilebilir? Inej ise dizide, oldukça kırılgan ve Alina fangirlü biri olarak lanse edilmişti. 🙁
Yazarın “Kargalar daha çok seviliyor, diziye Kargalar’ı da eklersek dizi de daha çok sevilir.” şeklinde düz bir mantık kullandığı aşikar. Ama gelin görün ki çoğunluk dizide Gölge ve Kemik’in Hikayesi’ni beğenip Kargalar’ı hiç beğenmedi. Bizce Kargalar’ın diziye eklenmesi dizideki en büyük hataydı ki Kargalar’ı diziden çıkartınca elimizde kalan materyal dizinin kendisinden daha güzel…
7. Nina ve Darkling’in Ajancılık Oynaması
Nina ve Matthias’ın hikayesini büyük çoğunlukla beğendik ve izlerken çok keyif aldık. Fakat Nina’nın Darkling’in ajanı olarak Fyerda’ya gitmesi aklımızı en çok kurcalayan detaylardan biri oldu. Grishaverse zaman çizelgesine göre Nina’nın Küçük Saray’da eğitim görmesi gerekirken Darkling adına çalışmasını oldukça tat kaçırıcı bulduk. Kitapta Zoya’ya sinirlendiği için Fyerda sınırını geçen Nina, dizide Darkling’in gözünde oldukça önemli bir Grisha’ymış gibi yansıtılmıştı. Üzümlü kekimiz Nina’yı Darkling’e çalışmasını mantıklı bulamıyoruz açıkçası.
8. Koku Filminden Fırlayan Bir Büyüteç Sahnesi Ve Başımıza Gelenler…
Kitabı okuyanlar bilir, normalde kitapta üç tane büyüteçten bahsediliyor: Morozova’nın Geyiği, Deniz Ejderhası ve Ateş Kuşu. Büyüteçler Grishalar’ın güçlerini arttıran, canlılardan elde edilen nesnelerdir. Normal şartlarda bir Grisha’nın ancak bir tane büyüteci olabilir. Büyüteçleri bulmak aşırı zordur ve Grisha, büyüteci kendisi bulup öldürmelidir. Alina hiç eğitim almadığı için Karanlıklar Efendisi kısa yoldan onu güçlendirmenin yollarını arıyor ve bu üç efsanevi yaratığı avlamak için izcileri görevlendiriyor. Ancak dizide büyüteç namına sadece geyiği görüyoruz. Dizi ikinci sezon onayını alırsa ilerleyen bölümlerde belki diğer büyüteçlere değinilebilir. Ancak işin içinde Kargalar da olduğundan bu konuya sıranın gelmemesi ya da gerek duyulmaması mümkün.
Diğer yandan kitapta Alina boynuzları bir kolye şeklinde kullanırken dizide teninin içine gömüyorlar ki bu okurlar olarak bizim pek hoşumuza gitmedi. “Neden kolyeyi çıkarıp kurtulmuyor ki?” sorusunun önüne geçmek için yapılmış bir hamle olabilir diye düşündük. En mantıklı seçenek bu olurdu. Çünkü yazar kitapta da bu soruya cevap vermiyor ne yazık ki. Lakin yine de bu sahneyi oldukça gereksiz bulduk.
Bibliyoraf ekibi olarak dizinin gidişatını kötü yönde değiştiren olayların bunlar olduğunu düşünüyoruz. Siz bize katılıyor musunuz? Sizi dizide en çok rahatsız eden detay/lar neydi? Düşüncelerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın!
Bu yazı Begümay Kocabaş ve Selin Çolak ortaklığında yazılmıştır.
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
başlık shadow and bone
Sabah kalktım. Bugün yine çok geç kaldım. Saçımı yaptım. Güneş parlak harika. Dışarı çıktım. Arkadaşlar beni bekler. Bugün okul yok. Ancak ve ancak. Ama fakat ama. Lakin yalnız veya. Çünkü ya da ve. De ki mademki. Sabah kalktım. Bugün yine çok geç kaldım. Saçımı yaptım. Güneş parlak harika. Dışarı çıktım. Arkadaşlar beni bekler. Bugün okul yok. Ancak ve ancak. Ama fakat ama. Lakin yalnız veya. Çünkü ya da ve. De ki mademki. Sabah kalktım. Bugün yine çok geç kaldım. Saçımı yaptım. Güneş parlak harika. Dışarı çıktım. Arkadaşlar beni bekler. Bugün okul yok. Ancak ve ancak. Ama fakat ama. Lakin yalnız veya. Çünkü ya da ve. De ki mademki.
Yazıyı burada paylaş:
