Ekibin Temmuz Ayı Favorilerine Bir Bakış

Ekibin Temmuz Ayı Favorilerine Bir Bakış

Merhabalar, bu yazımızda Bibliyoraf ekibinden Elif İdil Adalı, Öykü Sena Ömeroğlu ve Açelya Hızarcı sizler için temmuz ayı favorilerini yazdı. Gelin ekibimizin üyeleri bu ay hangi kitapları çok sevmiş, hep birlikte inceleyelim. İyi okumalar!

Elif İdil Adalı’nın Temmuz Ayı Favorileri

İdil temmuz ayını şöyle özetliyor:

Nedendir bilmem ama yazın kitap okumak bana her zaman çok daha zevkli geliyor. Geçtiğimiz temmuz ayında da bolca okumaya ayıracak vaktim oldu. Okuduklarımın hepsini beğensem de iki tanesi benim için daha ayrı bir yere sahip oldular.

İdil beğendiği iki kitap şu şekilde:

  • Güzel Dünya, Neredesin? // Sally Rooney
  • Bir Cadıyla Kim Evlenir? (Doğaüstü Bekarlar #1) // April Asher

Yazarımızdan bu kitapları anlatmasını istedik:

Sally Rooney son yılların en popüler yazarlarından biri. Ancak ben geçtiğimiz aya kadar kalemiyle tanışma fırsatı bulamamıştım. Bibliyoraf’ın okuma kulübü vesilesiyle Güzel Dünya Neredesin’i okudum. Kelimenin tam anlamıyla kitaba bayıldığımı söyleyebilirim. Kitap, ünlü bir yazar olan Alice ve bir edebiyat dergisinde çalışan Eileen’in etrafında dönüyor. Alice flört uygulamasından tanıştığı Felix ile son derece gelgitli bir ilişkiye başlıyor. Eileen de çocukluk arkadaşı Simon’a karşı olan hislerini fark ediyor. Romanın devamı, bu dört ana karakterin ilişkilerine odaklanarak ilerliyor. Aynı zamanda Alice ve Eileen’in hayatı ve kendilerini sorguladıkları e-postalarını da okuyoruz. Açıkçası Güzel Dünya Neredesin’de beni en çok etkileyen şey gerçekçiliğiydi. Karakterlerin kusursuz olmaması, hatalar yapmaları ama bu hataların romantize edilmemesi hoşuma gitti. Ayrıca Sally Rooney’in anlatım tarzı aslında gayet günlük olan olay örgüsünü merakla okutturuyor.

başlık

Bir Cadıyla Kim Evlenir tesadüfen görüp konusunu çok merak edince hemen aldığım bir kitaptı. Dürüst olmak gerekirse, aklıma cadı ve kurtadamın ilişkisini okuyacağım bir kitabın yazılmış olabileceği hiç gelmemişti. Violet bir cadı olmasına rağmen sihre sahip değil. Lincoln ise artık sürüsünün başına geçmiş bir kurtadam. Lincoln, Violet’in kalbini kırıp onu terk ettikten sonra bir daha hiç görüşmemişler. Ancak kader onları tekrar bir araya getiriyor. Bağlı oldukları Doğaüstü Güçler Topluluğu’nun kuralları yüzünden acilen evlenecek birilerini bulmaları gerekiyor. Böylece Violet ve Lincoln geçmişteki sırlar peşlerini bırakmazken sahte bir ilişki içine giriyorlar. İkinci şans ve sahte ilişki konularını seviyorsanız Bir Cadıyla Kim Evlenir’i okumaktan keyif alacağınızı düşünüyorum. Karakterler arasındaki çekim çok güzel işlenmişti. Yüzünüzü güldürecek romantik bir fantastik arıyorsanız bu kitabı öneririm. 

Yazarımız Öykü Sena Ömeroğlu’nun Temmuz Ayı Favorileri

Öykü’ye geçtiğimiz ayki okumalarının nasıl geçtiğini sorduk:

Temmuz ayında oldukça fazla sayıda kitap okuma fırsatı buldum. Kimisi beni hayal kırıklığına uğratmış olsa da genel olarak sevdiğim kitaplar ile geçen bir aydı. Bu kitapların ikisi tüylerimi diken diken eden, içime dokunan kitaplarken biri de beni her sayfasında güldüren bir romandı.

Öykü’nün temmuz favorileri işte şu şekilde:

  • Kalite Ülkesi // Marc-Uwe Kling
  • Duygularını Pişiren Kadın: Man // Kim Thuy
  • Bitkilerin Özel Hayatı // Lee Seung-U

Ve ekliyor:

Kalite Ülkesi, uzun zamandır bilim kurgu okumuyor olmam sebebiyle gözümü korkutuyordu. Fakat kitap beklediğimden çok daha farklıydı. Korkmam gerekmediğini en güzel şekilde anladım. Kalite Ülkesi ismindeki, yüksek teknolojili bir ülkede geçen kitap, ülkedeki seçim dönemini anlatıyor. Bir robotun başkanlığa aday olması birçok tartışmayı beraberinde getiriyor. Bir yandan başka karakterler ile ülkedeki kişisel veri havuzunun, reklamcılığın yarattığı problemleri irdeliyoruz. Kitabın ne kadar komik olduğunu anlatabileceğimi sanmıyorum. Gülünç robotlar, garip reklamlar, saçma kurallar… Okurken çok keyif aldım ve HBO’nun, kitabı diziye uyarladığını duymak keyfimi katladı.

Duygularını Pişiren Kadın: Man, Vietnamlı bir yazarın dokunaklı bir kitabı. Man, evlatlık büyümüş ve erken yaşta evlenerek Kanada’ya göçmüş bir kadın. Hayatında sevgiyi doyasıya gösterebileceği kimse olmadığından kendisini yemek pişirmeye veriyor ve uluslararası bir başarıya ulaşıyor. İlk kez aşık olduğunda ise hayatında yeni bir kapı açılıyor. Man’ın içine kapanık, yalnız halleri, duygusal tecrübesizlikleri çok etkileyiciydi. Kim Thuy’un şiir gibi diline hayran kaldım.

Bitkilerin Özel Hayatı ise Kore edebiyatının en başarılı yazarlarından Lee Seung-U’nun romanı. Yıllar sonra terk ettiği evine döndüğünde abisinin bacaklarını kaybettiğini öğrenen Keehyun’un ailesini toplama çabalarını anlatıyor. Hataları telafi etmek, yanlış seçimler yapmak, fedakârlıklarda bulunmak romanda bolca işlenen konular. Ayrıca roman, ağaçlar üzerine de çok şey söyleyerek hayranlık uyandırıyor.

Yazarımız Açelya Hızarcı’nın Temmuz Ayı Favorileri

Yazarımızdan temmuz ayını özetlemesini istedik:

Temmuz ayı çok iyi değerlendiremediğim ve ne yazık ki çok az kitap okuduğum bir ay oldu. Neyse ki okuduklarım arasında favorilerime giren bir kitap vardı.

İşte Açelya’nın favorilerine giren o kitap:

  • Dövüş Kulübü // Chuck Palahniuk

Ve ekliyor:

İlk kuralı çiğniyoruz çünkü bu kitap, hakkında konuşulmaya değer. Yeraltı edebiyatının kültlerinden biri olan Dövüş Kulübü, yaşadığı topluma yabancılaşarak derin bir bunalıma giren ana karakterin yaşadıklarını konu ediniyor. Ardından çıkan filmiyse sinema dünyasında öyle yankı uyandırıyor ki kitabının dahi önüne geçerek büyük bir şöhret ediniyor. Tüketim kültürünü ve yaşadığımız çağı oldukça sert bir dille eleştiriyor. Dövüş Kulübü, karşımıza “sahip olduğu her şey bir süre sonra kendisinin sahibi olan” bir karakter çıkarıyor ve onun dibe vurmasını işliyor. Romanın felsefesi Nihilizm’e dayanıyor esasında. Kanun yok. Kural yok. Ancak her şeyi kaybettikten sonra özgürleşebilirsin. Kurdukları dövüş kulübü ana karakterin topluma yabancılaşmasını anlatmak için bir araç, sembol vazifesini görüyor. Çünkü Dövüş Kulübü felsefesi ruhsal bir bunalımı çözmek için fiziksel acı çekmeyi çözüm olarak öne sürüyor. Filmini izledim zaten diyenler içinse, önerim kesinlikle kitabı da okumanız yönünde. Ve unutmadan, dövüş kulübünde ilk gününüz ise, dövüşmek zorundasınız.

Beğenebileceğiniz diğer içeriklerimiz:

Ama fakat ancak. Çünkü ve fakat. Ama ancak ve lakin. Çünkü ya da. Ve ya da ile de. Veya ki çünkü ama. Ancak.

Yazıyı burada paylaş:

Kitapların kahramana dönüştüğü yer.
İnternet sitesi http://bibliyoraf.com
Yazı oluşturuldu 328

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.