Bibliyoraf ekibinden Elif İdil Adalı, Melih Yücel, Hande Kurtuluş ve Esma Mina Yıldız sizler için mayıs ayı favorilerini yazdı. Gelin ekibin bu ayki favorilerinde hangi kitaplar varmış, hep birlikte bakalım. mayıs ayı favorileri
Yazarımız Elif İdil Adalı’nın Mayıs Ayı Favorileri
İdil’e mayıs ayının nasıl geçtiğiniz sorduk:
Son üç aydır neredeyse hiç kitap okuyamamıştım. Fakat mayıs ayında bu zinciri kırdım ve bu ay toplamda beş kitap okudum.
Bu iki kitap ise işte şu şekilde:
- İnsanın Anlam Arayışı // Viktor E. Frankl
- Şiddetli Hazlar // Chloe Gong
İdil bu kitaplar hakkında şöyle düşünüyor:
Bu kitap neredeyse bir yıldır okunacaklar listemdeydi. Doğru zamanda doğru kitabı okuduğumu düşünüyorum. Kitap iki ana bölümden oluşuyor. İlkinde Frankl toplama kampında yaşadıklarını tüm gerçekliği ile okuyucuya aktarıyor. Sadece yaşanan kan dondurucu olaylara değil, tutsakların ruh hali ile ilgili de önemli noktalara parmak basıyor. Diğer bölümde ise fikir babası olduğu logoterapiyi anlatıyor. Kullandığı dil sade ve anlaşılabilir. Terimler ve fazla bilgi yüklü bir metinle okuyanı yormuyor. Bence kitabın hayattaki kendi anlamınızı aramaya iten bir gücü var. Frankl ve logoterapi hakkında daha fazla şey öğrenmek için can atıyorum.
başlık
Bu kitabı okurken hislerimi doruklarda yaşadım. Roma ve Juliette sahnelerini soluksuz okudum. Canavar ile ilgili kısımlarda tüylerim diken diken oldu. Retelling okumaya bayılan biri olarak bu kitabı neden bu kadar geç okuduğumu bilmiyorum. Başlarda biraz yavaş gitse de kitabın konusu beni kendisine bağladı. Ayrıca karakterlerin psikolojisini başarılı bir şekilde anlatmıştı. Chloe Gong, ana konunun yanında yaşanan kültür çatışmasını detaylıca işlemişti. Şiddetli Hazlar, herkese okutmadan huzura eremeyeceğim kitaplardan biri oldu. Benim gibi aşk, fantastik ve gizem üçlüsünü seviyorsanız okurken keyif alacağınızı düşünüyorum.
Haber Sorumlumuz Melih Yücel’in Mayıs Ayı Favorileri
Melih bizlere mayıs ayının nasıl geçtiğini anlattı:
Mayıs ayına hızlı bir giriş yapsam da Ramazan Bayramı ve 10 günlük sınav maratonuyla okuma motivasyonum ayın sonuna doğru giderek azaldı. Yine de okuduklarım arasından 2 tanesi bu ayın favorileri oldu.
Melih’in mayıs ayı favorisinde şu iki kitap var:
- İnsancıklar // Fyodor Dostoyevski
- Gizli Bahçe // Frances Hodgson Burnett
Melih bu iki kitap için diyor ki:
İnsancıklar’ı duymayanımız yoktur herhalde. Rus edebiyatının mihenk taşlarından biri olarak sayılan bu kitap, yıllardır okuma listemdeydi. Fakat bir türlü alıp okumaya fırsatım olmamıştı. Yılın başında İnsancıları’ın edebiyat dersi için okunacak kitaplar listesine eklendiğini gördüğümde de çok mutlu olmuştum. Kitabı 2 günde okuyup bitirdim. Kitabın en güzel yanlarından biri de karşılıklı mektuplar halinde yazılmış olmasıydı. İnsancıkların ana karakterleri Makar ve Varvara, uzaktan da olsa akrabalar. Kitap da bu ikilinin birkaç ay içinde yaşadıkları hüzün dolu hikâyeleri anlatıyor. İnsancıklar hem mayıs ayının hem de yıl sonu favorilerime girdi.
başlık
Gizli Bahçe ise Burnett’ın en ünlü kitaplarından biri. Severek takip ettiğim çoğu kişinin önerince bu modern klasiğe bir şans vermek istedim. Kitabı bayılarak okudum. Misselthwhite Malikanesi’nde geçen hikâye. Mary Lennox adında annesini babasını kaybetmiş bir kızı konu alıyor. Mary, bu malikanede halasının yanında yaşayacağını düşünüyor. Fakat eniştesinin yanına geldiğinde halasının yıllar önce, malikanenin bahçesinde hayatını kaybettiğini öğreniyor. Bu gizemli bahçe Mary’nin ilgisinin yeni odağı haline geliyor. Mary aslında çoğu hikayede gördüğümüz yetim tiplemesinden oldukça uzakta bir karakter. Biraz şımarık ve her şeye burun kıvıran karakterimiz kitaba olan ilgimi oldukça arttırdı. Bunlara ek olarak yazarın duru ve dolaysız anlatımı da okuru kitaba anında bağlıyor. Herkese öneriyorum!
Podcast Sorumlumuz Hande Kurtuluş’un Mayıs Ayı Favorileri
Hande’den mayıs ayını tek bir cümleyle özetlemesini istedik:
Mayıs ayında uzun zamandır peşinde koştuğum bir düzeni yakalayabilsem de seçimlerim hep kalbimi yaralayan ama aynı zaman da iyi ki okumuşum dediğim kitaplardan yana oldu.
Bu kitaplar ise işte şu şekilde:
- Ve Sonunda İkisi de Ölür // Adam Silvera
- Normal İnsanlar // Sally Rooney
Ve ekliyor:::
Ve Sonunda İkisi de Ölür’ün ismini okuduğum anda aklımdan iki düşünce geçti: “Bunu okumam lazım.” ve “Bu kitabı asla okumamalıyım.”. Fakat kitabı okuduktan sonra iyi ki okumuşum dedim. Adam Silvera bu kitabında ölümü ve ölümün beraberinde getirebileceklerini çok farklı bir noktadan ele alıyor. 24 saat içerisinde öleceklerinin haberini alan, gerçekten de iki ayrı dünyanın insanı olan Mateo ve Rufus’un hisleriyle aynı noktada buluşmalarını okuyoruz. Kitap kader, seçim ve şans konuları üzerinde detaylı ama sıkmayan bir anlatım izliyor.
başlık
Normal İnsanlar… Kitabı, konusunu ve karakterleri daha iyi yansıtacak bir isim olamazdı. Kitapta Marianne ve Connell’ın kendi hayat serüvenleri sırasında birbirlerinin hayatlarındaki yerini okuyoruz. Yine köşelerden farklı dünyaların insanlarına baksak da, Sally Rooney bizi günümüz yazarlarından ve artık alıştığımız evrenlerin ötesine götürüyor. Yazar karakterlerin iç dünyalarını tüm çıplaklığıyla göz önüne seriyor ve kalbimizin ortasına yerleşiyor. Sinirlensem de, anlamsız da bulsam her seferinde bir yerden hak verdiğim iki karakter vardı. Beni de kitaba bağlayan buydu çünkü farklı yaşamlardan, farklı olaylardan, arkadaşlıklardan da olsa, normal insanlardı.
Çeviri Sorumlumuz Esma Mina Yıldız’ın Mayıs Ayı Favorileri
Mina geçtiğimiz ay yaptığı okumaları şu şekilde değerlendiriyor:
Mayıs ayı okuma açısından oldukça verimli bir aydı. Okuduğum tüm kitapları sevdim ve özellikle 3 kitap favorilerim arasında yerini aldı.
Mina’nın ay sonu favorisine giren üç kitap:
- Kanlı Oda // Angela Carter
- Güzel Dünya, Neredesin? // Sally Rooney
- Kurucular // Daniel Polansky
Mina’dan bu üç kitabı anlatmasını istedik:
Kanlı Oda, hepimizin bildiği masallara dayandırılarak feminist bakış açısıyla yazılmış bir öykü derlemesi. Öykülerin genel teması için kadınlara dayatılmış olan toplumsal cinsiyet rolü ve baskılanmış kadının özgürlük araması denilebilir. Daha önce Angela Carter’ın Büyülü Oyuncak Dükkanı kitabını okumuş ve çok sevmiştim. Yazar o kitabında olduğu gibi burada da gotik tarzı ve büyülü gerçekçilik detaylarıyla beni kendine çekti. Kitapla ilgili en çok hoşlandığım şey ise, yazarın feminizm temasını, gotik kurguda genel olarak zayıf ve çaresiz olarak tasvir edilen kadın karakterleri güçlü kahramanlarla değiştirerek işlemesi oldu.
başlık mayıs ayı favorileri
Güzel Dünya, Neredesin ise Sally Rooney’nin sevdiğim bir diğer kitabı oldu. Kitap iki çiftin hikâyesini anlatıyor. Birincisi, New York’ta bir sinir krizi geçirdikten sonra İrlanda’da bir sahil kentine taşınan genç bir romancı olan Alice ve bir uygulama aracılığıyla tanıştığı sessiz, sert bir depo işçisi olan Felix. İkinci çiftimiz ise Alice’in üniversiteden arkadaşı Eileen ve Eileen’in çocukluk arkadaşı Simon. Rooney’nin romanları ile ilgili en sevdiğim şeylerden biri, karakterler ve diğer insanlar arasındaki ilişkileri kurma şekli. Bu kitaptaki bütün karakterler, bazı zamanlarda oldukça itici olsalar bile, gerçek insanlar gibi hissettirdi. Kitapla ilgili tek şikayetim ise Alice ve Eileen arasındaki mailler olabilir. Bahsettikleri konular ilginç ve önemli de olsa bunlar üzerine okumaktansa karakterlerin birbirleriyle olan ilişkileriyle ilgili kitap 1okumayı tercih ederdim.
Kurucular da eğlenceli ve kısa sürede biten bir kitaptı. Kafamı dağıtmak için okumaya başlamıştım ve tam da bu işe yaradı. Fare kaptanın ve çeşitli hayvanlardan oluşan ekibinin, beş yıl önce kaybettikleri bir savaşın intikamını almak için yeniden toplanmasını okuyoruz. Oldukça kanlı ve aksiyonlu bir hikâyeydi. Tüm karakterler çok eğlenceliydi ve ne iyi ne kötü olmaları da çok hoşuma gitti. Bu kitap derslerden, ödevlerden bıktığım bir zamanda bana çok iyi geldi.
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
Ama fakat ancak ve lakin fakat. Lakin ve ancak ya da veya. Çünkü ama fakat ve lakin.
Yazıyı burada paylaş: