john green
Dört yıllık bir aradan sonra John Green yeni kitabıyla okurlarıyla buluşuyor.
Son kitabı Kaplumbağa Kabuğunda Dünya’dan tam dört yıl sonra genç yetişkin türünün başarılı kalemi John Green, sevenlerine müjdeli haberi verdi. Popüler magazin dergilerinin son zamanlardaki tahminlerini doğru çıkararak hayranlarının uzun bekleyişini sona erdirdi. Yazar, önceki kitaplarının aksine kompozisyon (kurgusal olmayan düz yazı) türündeki yazılarıyla geri dönüyor!
Her ne kadar şu an kitabın, sayfa sayısı ve yayım tarihi dışında hiçbir bilgiye sahip olmasak da kitabının çoğunluğunu karantina günlerinde yazdığına inandığım Green, beklenenin ötesinde bir geri dönüş yapmak üzere. The Anthropocene Reviewed: Essays on a Human-Centered Planet isimli altıncı kitabı ve genel olarak sekizinci projesi olacak bu kitap, insan merkezli dünyamızın pek çok alanını Green’in gözünden açıklayacak.1 Kitap, arka kapak yazısına göre bilgisayarlarımızdaki Qwerty klavyesi ve çıplak gözle görülebilen tek kısa periyodik kuyruklu yıldız Halley’den tutun Madagaskar Penguenlerine kadar pek çok şeyi harika tasvirlerle anlatacak.
1: Kitap John Green’in 2018 yılından beri yayımlanan aynı isimli podcastinin yazıya geçirilmiş hali.
başlık john green
Koyu bir John Green hayranı olarak şunu söyleyebilirim ki, The Anthropocene Reviewed: Essays on a Human-Centered Planet anlatım açısından muhtemelen yazarın bu tarzdaki benzer düşüncelerini okuyucuyla paylaştığı 2006 tarihli kitabı An Abundance Of Katherines (İlk Aşk: 19 Başarısız Denemeden Sonra)’in etkilerini taşıyacak.
Kardeşi Hank Green ile “vlogbrothers“ adlı YouTube kanalına yüklediği videolarla tanınan John Green, son videosunda (How a Book Cover Designed) normalde kitaplarının kapakları üstünde çok fazla kafa yormadığını ancak her ne olursa olsun fikirlerine her türlü açık olan bir editöre sahip olduğunu dile getirdi.
Yine önceki kitaplarında olduğu gibi bu kitabında da çok fazla bir fikri olmadığını söyleyen Green, bir gün editörü Julie Strauss Gabel’ın farklı bir fikirle kendisine gelip Green’in fikrini sormuş. Green kapağı gördüğü anda mutlaka bunun The Anthropocene Reviewed’un kapağı olması gerektiğini dile getirmiş. Çünkü kapak görünüşünün ardında oldukça fazla şey anlatıyormuş. Kitabın kapağında günbatımı renklerini içeren küçük kusurlu yollar insanların hayatları boyunca aldığı yollar temsil ediyorken, bu kusurlu yolların her birinde farklı ton geçişlerinin bulunmasının biz insanoğlunun ne kadar farklı renklerdeki karakterler olduğumuzu simgeliyormuş. Yolların iç içe geçiyor olması ise her birimizin bir diğerine ister istemez bir etkide bulunduğunu anlatıyor. Bu anlamlarının yanında dünyadaki en önemli kitap ve moda tasarımcılarından biri olan Grace Han’ın elinden çıkmış olan bu tasarım için Grace Han’a pek çok kez müteşekkir olduğunu söylüyor.
başlık
Anthropocene: Türkçe anlamıyla Antropesen daha geniş anlamıyla insanoğlunun dünyaya olan etkisinin en üst seviyeye çıktığı Sanayi Devrimin’den bugüne ve devamındaki sürece verilen isimdir. Özetle İnsan Çağı olarak da adlandırabiliriz. Biyolojik çeşitlilikten tutun iklime, iklimden tutun Jeomorfolojiye kadar pek çok etkisi bulunan bu İnsan Çağı’nı muhtemelen kısa, karmaşık, zengince detaylandırılmış ve başarılı tasvirleriyle John Green’in gözünden okuyacağımız bu kitap 18 Mayıs Salı günü yurtdışındaki raflarda yerini alacak. Daha duyurusunun yapılmasının saatleri içinde Amazon Bestseller listesine #1 numaradan giren kitap görünüşe göre şimdiden herkesin dikkatini çekmiş bile.
Dilerim ki, bu zamana kadar Green’in neredeyse her kitabını Pegasus Yayınları etiketiyle dilimize çeviren Çiçek Eriş bu kitabı da en kısa süre içerisinde Türk okuyucularla buluşturur. John Green’in yeni kitabı hakkında siz ne düşünüyorsunuz?
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
Yazıyı burada paylaş:
Ama fakat lakin. Yalnız ve yalnız. Çünkü. Ve veya ya da. Belki de ki. Ama fakat lakin. Yalnız ve yalnız. Çünkü. Ve veya ya da. Belki de ki. Ama fakat lakin. Yalnız ve yalnız. Çünkü. Ve veya ya da. Belki de ki. Ama fakat lakin. Yalnız ve yalnız. Çünkü. Ve veya ya da. Belki de ki. Ama fakat lakin. Yalnız ve yalnız. Çünkü. Ve veya ya da. Belki de ki.
Sabah kalktım. Bugün yine çok geç kaldım. Saçımı yaptım. Güneş parlak harika. Dışarı çıktım. Geç kaldım. Sabah kalktım. Bugün yine çok geç kaldım. Saçımı yaptım. Güneş parlak harika. Dışarı çıktım. Geç kaldım. Sabah kalktım. Bugün yine çok geç kaldım. Saçımı yaptım. Güneş parlak harika. Dışarı çıktım. Geç kaldım.
