Daha önce hiç kurgusal bir karakterin evine gittiniz mi? Ya da onun kıyafetlerini, eşyalarını, hatta içtiği sigaraların izmaritlerini gördünüz mü? İstanbul’da bulunan Masumiyet Müzesi, bize bu imkanı tanıyor. Orhan Pamuk, aynı isimli romanından yola çıkarak Masumiyet Müzesi’ni kurdu. Peki nedir bu Masumiyet Müzesi? Kitap ve müze ile ilgili bütün sorularınızın cevaplarını bu yazıda bulabilirsiniz. İyi okumalar!
Masumiyet Müzesi Romanının Konusu
Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi adlı romanı 2008 yılında yayımlandı. Kitap, Kemal ve Füsun adında iki karakterin arasındaki ilişkiyi konu alıyor. Kemal, bir gün nişanlısı Sibel’e çanta almak için bir dükkana giriyor. Dükkanda uzun zamandır görmediği uzak akrabası Füsun ile yeniden karşılaşıyor. Bu karşılaşmanın ardından konuşmaya başlıyorlar. Yavaş yavaş birbirlerine karşı gelişen duyguları sonucu gizli bir ilişki yaşamaya başlıyorlar. Birçok engel varken aralarındaki ilişki ne kadar sürebilir? Orhan Pamuk, Kemal ile Füsun’un hikâyesini anlatırken arka planda yaşanan siyasi ve toplumsal olaylara da yer veriyor. Roman, bizlere 1950’lerden yaklaşık 2000’lere kadar İstanbul’u gösteriyor. Peki bu hikâyenin müze ile bağlantısı ne?
Müze Olarak Masumiyet Müzesi
Dünya üzerinde birçok yazar ve kitap için müzeler oluşturuldu. Fakat hiçbirinde romandaki karakterlerin eşyaları bulunmuyor. Masumiyet Müzesi, bir romandan yola çıkılarak oluşturulmuş ilk müze. Müze, Çukurcuma’daki bir apartmanın içine inşa edilmiş. Müzenin içinde ise romanın ana karakterlerinden biri olan Füsun’un eşyaları sergileniyor. Karakterin eşyaları dışında, eski zamanlardan kalan gazete yazıları ve reklamlar gibi, kitapta yer alan bazı farklı eşyalar da müzede mevcut. Aynı zamanda biri hariç, müzedeki bütün vitrinler, kitapta eşyalarla karşılaştığımız sıraya göre dizilmişler. Kitabın her bölümü için bir vitrin var ve müzede toplam 83 tane vitrin mevcut. Her birinin yanında kitabın hangi bölümü için yapıldıkları belirtilmiş. Müze, anlatmak istediklerini aktarırken sadece eşyaları kullanmıyor. Bazı vitrinlerin yakınında, sadece yeterince yaklaşınca duyabileceğiniz sesler var. Ek olarak müzenin içinde belli aralıklarla başka sesler de çalmakta. Müzenin genel içeriği bu şekilde.
Önce Kitabı Okumak mı, Müzeyi Gezmek mi?
Öncelikle, müzeyi gezmek için kitabı okumak şart değil. Romanı okumadan da müzeden zevk alabilirsiniz. Bu durum tam tersi içinde geçerli. Kitabı okuduysanız, müzeyi ziyaret etmek zorunda değilsiniz. Herhangi bir şey yarım kalmıyor. Fakat müze ile roman, birbirlerini daha anlamlı kılıyorlar. Sıralama kısmı ise size kalmış. Benim tavsiyem, ilk olarak Masumiyet Müzesi’ni okumanız, daha sonra ziyaret etmek istiyorsanız müzeye gitmeniz. İlk olarak müzeye giderseniz de sesli rehber müzeyi daha iyi anlamanıza ve daha çok zevk almanıza yardımcı olacaktır. Ayrıca Orhan Pamuk, müzeyi görsel açıdan güzelleştirmek için çok çabalamış. Bana kalırsa bu konuda başarılı da olmuş. Müzenin vitrinlerindeki kompozisyonları takdir etmek için hikayeyi bilmeye gerek yok.
Müze’nin Kuruluş Süreci
Orhan Pamuk’a, bir kişinin yaşadığı mekanın müze olması ve kişi ile yer arasındaki bağlantıyı sergileme fikri ilk kez 1980’lerin başında gelmiş. Bu fikir geliştikçe Masumiyet Müzesi’ne dönüşmüş. Yazar kitap ve müzeyi hep bir arada hayal etmiş. Müze fikrini geliştirirken, daha tam hikâye konusunda emin olmadığı zamanlarda eşya toplamaya başlamış. Başlarda net bir düşüncesi olmadığı için hoşuna giden eşyaları satın almış. Daha sonra yavaş yavaş bunları yazıhanesinde biriktirmeye başlamış. Orhan Pamuk’un asıl amacı, bu eşyaları bir kurguda birbirleriyle birleştirmekmiş. Romanın ilk taslağı da uzun notlar ve detaylarla dolu bir müze kataloğuymuş. Zaman ilerledikçe ve kafasında bir hikaye oluştukça Pamuk bu öyküyü katalog formatında ifade edemeyeceğini anlamış. Böylece hikayeyi roman formatında yazmaya karar vermiş.
Şimdiki Masumiyet Müzesi olan binayı ise Pamuk 1999’da satın almış. Müzenin planlama aşamasının çoğunu kendi başına yapmış. Bu plan süreci boyunca birçok müze gezmiş, onlarla ilgili bilgi edinmiş ve müzecilik konusunda araştırmalar yapmış. Masumiyet Müzesi’nin içindeki vitrinleri planladığı kağıtlar aynı zamanda serginin bir parçası. Müzenin kurulma süreci toplam 13 yıl sürmüş. Masumiyet Müzesi 2012’den beri ziyaretçilerine açık.
Gezmek İsteyenlere Bilgiler
Müzeye normal giriş ücreti 40 TL, öğrenci biletinin ücreti ise 25 TL. Ama eğer sizde roman da varsa, bilet almanıza gerek kalmıyor. Masumiyet Müzesi’nin romanını alınca, biletini de almış oluyorsunuz. Her kitap, içinde tek seferlik bir biletle geliyor. Eğer müzeye giderken yanınızda romanı götürürseniz, o bileti kullanabilirsiniz. Müze, pazartesi hariç haftanın her günü saat 10.00 -18.00 arasında ziyaretçilerine açık. Ulaşım konusunda detaylı bilgiyi hem müzenin kendi sitesinden hem de internetten öğrenebilirsiniz. Masumiyet Müzesi’nin internet sitesine ise buradan ulaşabilirsiniz.
Siz Masumiyet Müzesi’ni okudunuz mu veya müzeyi ziyaret ettiniz mi? Eğer müzeyi ziyaret ettiyseniz, nasıl buldunuz? Görüşlerinizi bizimle yorum yaparak paylaşabilirsiniz. Benim Masumiyet Müzesi ile ilgili anlatacaklarım bu kadardı. Başka yazılarda görüşmek üzere! Kitaplarla kalın!
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
Ama fakat ancak ve ancak. Çünkü ama fakat ve lakin.
Yazıyı burada paylaş: