Karşılaştırma Dosyaları Bölüm 6: Dune
Dune serisinin heyecanla beklenen ilk filmi geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Ben de filmi üçüncü gününde izleme fırsatı buldum. Dune’u okurken aldığım hazzı filmi izlerken de aldım, keza Denis Villeneuve bu filmi kitabın kendisine sadık kalarak çekmiş. Filmin en büyük artısı da bu olmuş. Bu yazıda da film ve kitap hakkında konuşacağız. Hazırsanız başlayalım.
Korkmamalıyım. Korku katilidir aklın. Korku, mutlak yıkım getiren küçük ölümdür. Korkumla yüzleşeceğim. Onun etrafımdan ve içimden geçip gitmesine izin vereceğim. Ve geçip gittiğinde, onun izlediği yolu görmek için iç gözümü kullanacağım. Korkunun geçtiği yerde hiçbir şey olmayacak. Yalnızca ben kalacağım.
Dune, Frank Herbert
Filmi IMAX 3D salonda izleme şansı buldum. Bunu belirtmemdeki sebep, bazı izleyicilerin filmi karanlık bulması. Filmle ilgili kitap karşılaştırması yapmadan önce bu konuya biraz değinmek istiyorum, keza bu yazıyı okuyup filmi izleyecek olan okurlara da faydalı olacaktır.
Filmin karanlık bir atmosferi olduğu doğru, bu karanlık atmosfer ister istemez doğallığı da yanında getiriyor. Bu da karanlık olması gereken mekanların ve bölümlerin doğallığa yakın bir şekilde çekildiği anlamına geliyor. Söz konusu karanlık suni bir ışıklandırmayla aydınlatılmaya gidilmemiş ve izlenilen salona göre de bu durum farklılık göstermiş.
Ülkemizde en iyi sinema deneyimi IMAX ile sağlanıyor ve maalesef ki bu salonların sayısı çok fazla değil. Böyle bir durum varken ve çoğunluk filmi normal 3D ya da 2D olarak izlediği için, IMAX salonlarda izleyenlerden biraz daha farklı yorum yapabiliyor. IMAX deneyimi hem görüntü hem de ses olarak büyük fark yaratıyor. Filmin müzik efektleriyle iç içe geçmiş olduğunu belirtmek isterim, bu durumun filme büyük artısı olmuş. Karanlık ile ilgili bu bilgiyi sizlere erkenden vermenin faydalı olacağını düşündüm.
Herkesin Aklındaki O Soru
Bir de yazının asıl kısmına geçmeden önce şu soruyu yanıtlayalım istiyorum: Kitabı okumayan okurlar filmi izleyebilir mi? Dune’u hiç okumayan okur ile okuyan okurun film zevki elbette farklı olacaktır, bunu bizzat deneyimlediğim için rahatlıkla söyleyebilirim. Fakat kitabı okumamış olsanız da filmi izlerken pek zorlanmazsınız. Çünkü filmde rehber niteliğinde bölümler mevcut, gezegenler tanıtılıyor, hanedanlıklar tanıtılıyor, karakterlerin kim oldukları anlatılıyor, filme özgü yerlerin tanımlamaları yapılıyor.
Bunu da aradan çıkardığımıza göre gelin yazımızın asıl konusuna geri dönelim. Yalnız yazıya devam etmeden önce sizlere küçük bir uyarıda bulunmak istiyorum: Filmi izlememiş ya da kitabı okumamış olanlarınız varsa bu yazıdan çıkmanızı tavsiye ederim çünkü yazı her ikisinden de spoilerlar içeriyor.
Yazının başında da dediğim gibi Dune’u okurken hayal ettiğimiz ne varsa, filmde karşılık bulmuş. Oyuncuların performansları, görsel efektler, ses, sahne dekorları çok başarılı olmuş, o kadar başarılı olmuş ki, efektler neredeyse gerçek etkisi yaratmış.
Öncelikle filmle kitap arasında çok büyük farklar yok ama yine de bazı farklar mevcut. Filmin yönetmeni kitaba fazlasıyla sadık kalmış olsa da bazı kısımları elediği söylenebilir.
Paul vs. Arayıcı Avcı dune
Arrakis’e ilk yerleştiklerinde Paul odasındayken “Arayıcı Avcı” adında ucunda sivri bir iğne bulunan bir silah, Paul’ü öldürmek için harekete geçiyordu. Paul bu suikast girişimini özel yetenekleri sayesinde savuşturuyor, daha sonra annesini ve babasını bulmak için ortalığı ayağa kaldırıyordu. Bu esnada annesi Leydi Jessica malikânede gezerken bir oda ve bu özel odada da önemli bir mesaj buluyordu. Daha sonrasında ise karakterlerimiz karargâha geçip bu suikasttan kimlerin sorumlu olabileceğini tartışıyorlardı. Hatta Leydi Jessica bile şüpheliler listesindeki isimlerden biriydi.
Filmde ise bu olay örgüsü hiç işlenmedi. Bunun yerine Paul’e yapılan suikast sonrasında haber Dük Leto’ya ulaşıyor, dükümüz bir hayli sinirleniyor ve yapılan bir toplantı sonrasında bu olaydan bir daha bahsedilmiyor. Kitapta saray içindeki entrikaları göz önüne çıkaran ve karakterlere farklı açıdan bakmamızı sağlayan bu sahne maalesef ki filmde yoktu.
Küçük Bir Cinsiyet Meselesi dune
Dr. Kynes, kitapta erkek bir karakter olmasına karşın filmde kadın karakter olarak karşımıza çıkıyor. Bu duruma benzer bir olayı da Vakıf’ın uyarlamasında yaşamıştık. Orada da ilk kitaptaki üç karakterin cinsiyeti değiştirilmişti. -Vakıf incelememizi okumak için buraya tıklayabilirsiniz.- Cinsiyet değişimi haricinde Dr. Kynes’ın Paul ve Leto’yla karşılaşması, çöle giderken ki giysi kontrolü gibi detaylar birebir işlenmiş.
Buna rağmen filmde eksikliği hissedilen detaylardan bir diğeri de Dr. Kynes’ın içinde bulunduğu sahnelerden biriydi. Harkonnen Hanedanlığı, Atreides Hanedanlığı’na saldırmadan önce, Dük Leto kitapta büyük bir ziyafet veriyordu. Bu ziyafette Dr. Kynes’a ve onun kişiliğine dair -Nasıl hem Fremenler arasında hem de İmparatorluk’ta kabul gören biri olduğu filmde bir cümle dışında neredeyse hiç işlenmedi mesela. Kitapta ise hem “Dune Ekolojisi” kısmında hem de bu bölümde bu soruya yanıt bulmuştuk.- önemli detaylar öğrenmiştik. Ayrıca Dr. Kynes’ın çöle hayat vermek ve onu yeşillendirmek için yaptığı çalışmalar da filmde kendisine yer bulamamış.
Ziyafetin Beraberinde Götürdükleri
Ziyafet faslının filme eklenmemesi sebebiyle Duncan Idaho’nun sarhoş olup bir hücreye kilitlendiği sahneyi de göremedik. Kitapta Duncan yemek sırasında baharat birasıyla sarhoş oluyordu. İstenmedik bir olay yaratmasını engellemek amacıyla da onu bir hücreye kilitliyorlardı. Duncan’ın sarhoş olduğu sırada ağzından “hain” kelimesi çıkınca da Leydi Jessica ve Thufir Hawat bunun ne demek olabileceği ile ilgili bir konuşma gerçekleştiriyorlardı. Daha sonrasında da zaten Harkonnen saldırısı oluyordu.
Bu saldırı sonrası gerçekleşen olaylar filme aynen aktarılmış olsa da Dr. Yueh’in rolü oldukça kısa kalmış. Kitapta karakteri daha fazla gördüğümüzden dolayı ihaneti daha şaşırtıcı ve can alıcıydı. Fakat buna rağmen Dük Leto ve Baron’un karşılaşması ve yaratılan ambiyans gerçekten başarılıydı. Stellan Skarsgård’ın sergilediği kısa ama etkileyici performans, Villeneuve’in işçiliği ile birleşince ortaya nefes kesici bir sahne çıkmış.
Çölde Bir Yolculuk Dune
Daha sonra ise Leydi Jessica ve Paul’ün çöl yolculuğu başlıyor. Harkonnenların elinden kurtulan Paul ve Leydi Jessica Fremenleri bulmak için uzun bir yola koyuluyor. Kitapta gayet detaylı ve uzun işlenen bu kısım filmde on dakika bile sürmüyor. Bu durumun karakterin olayı sindirmesinin ve izleyicinin karakterle bağ kurmasının önüne geçtiği kanaatindeyim. Bu yolculuğu kitaptaki gibi işlemeye ayıracakları zamanı billur bıçağı ve çöl faresini göstermeye harcamışlar.
Fremenler tarafından bulununca Paul ve Leydi Jessica’nın yolculuğu sona eriyor. Film de Paul’ün Fremenler tarafından kabul görmesi ve Siyeç’e doğru yol almaya başlamalarıyla son buluyor. Fakat bunun öncesinde Fremenlerin kendi kurallarına göre bir düello gerçekleşiyor. Bu düelloda nefeslerimizi tuttuğumuzu söyleyebilirim. Düello sahnesi aynen kitapta olduğu gibi aktarılmıştı. Billur bıçakların kapışması, Paul’ün Muad’dib olma yolundaki ilk büyük engeli. Kalkan olmadan yapılan bu düelloda, pes etmek yok ve sadece tek bir kişi sağ kalabiliyor. Elbette Paul soğukkanlılığı ve aldığı eğitim sayesinde Jamis’i yeniyor ve ilk defa bir insanın canını alıyor. Bu kısımda ölünün suyunun alınması da işlenebilirdi fakat onu ikinci filme bırakmışlar.
İkinci film demişken. Dune resmi olarak dün ikinci film onayını aldı. Dune’un ilk filminin yalnızca kitabın ilk yarısını işlediği ve ikinci bir filmin daha geleceğini filme gitmeden önce de biliyorduk zaten. Fakat işlerin resmiyete dökülmesi çok iyi oldu. Yapılan açıklamalara göre bir aksilik yaşanmazsa Dune’un devam filmi 20 Ekim 2023’te izleyicileri ile buluşacak.
Dune ile ilgili bir dizi projesi de gündemde, hatta bu yılın kasım ayında dizinin çekimlerine başlanacağı ve ilk bölümü Denis Villeneuve’ün yöneteceği söyleniyordu. Dedikodulara göre bu dizi Bene Gesserit’e odaklanacak. Bu bilgi eğer doğruysa, yan proje olarak çok başarılı bir seçim yapmışlar.
Yüzeysel Geçilen Karakterler ve Olaylar
Filmde oldukça yüzeysel geçilen birçok karakter var. Thufir Hawat, Dr. Kynes, Stilgar ve Fremenler bunlardan sadece bazıları. Bunun haricinde su konusu daha detaylı işlenmeliydi, suyun önemi daha iyi vurgulanmalıydı. Aynı zamanda Dr. Yueh’in hikayesi daha detaylı anlatılmalı, Dük Leto ile olan diyaloğu daya iyi işlenmeliydi. İkinci kısımda bu ve benzeri konuların daha iyi işleneceğini düşünüyorum. Bunlar benim tespitlerim, farklı okurlar filmi izlediklerinde farklı tespitlerde bulunacaklardır eminim.
Son Sözlerdune
Film genel itibariyle oldukça başarılıydı ve izlerken büyük keyif aldım. Bazı sahnelerin kitaptan filme hiç aktarılmaması ya da yüzeysel geçilmesini yönetmenin tercihi olarak yorumlamak zorundayız. Baron karakteri çok iyi yansıtılmış ve filme büyük fark katmış. Hatta bizim düşündüğümüzden bile daha iyi bir kostüm tasarlanmış. Kötücül karakter unvanını sonuna kadar hak etmiş. Baron’un Leto ile yan yana geldiği sahne gerçekten çok başarılı aktarılmıştı, oldukça beğendim.
Bir şeyin yokluğu, varlığı kadar ölümcül olabilir,” dedi Baron. “Mesela havanın yokluğu. Suyun yokluğu. Alışık olduğumuz herhangi bir şeyin yokluğu.
Dune, Frank Herbert
Son olarak şunu söylemek istiyorum: Dune’u kesinlikle okuyun. Okumaya vaktiniz yoksa ya da seri gözünüzü korkutuyorsa bu ve bunun gibi yazıları okuyarak bilgi edinip filmleri de izleyebilirsiniz. Hatta yine İthaki Yayınları’ndan çıkan Dune çizgi romanını da okuyabilirsiniz. İlk cilt çıktı ve ikinci cildi ise bekleniyor, çizgi roman ilk kitabı üçe bölerek anlatıyor. Uzun lafın kısası yeter ki bu maceraya bir yerden dahil olun nereden başladığınız o kadar da önemli değil.
Film ve kitap karşılaştırması ile ilgili benim aktaracaklarım bu kadar. Filmde olmayan bu kısımların filmin uzamasını engellemek için kesildiğini söyleyebilirsiniz. Fakat bence filmden çıkarılan bu kısımlar kitabı okumamış izleyiciler için bence filmi daha anlaşılabilir kılabilirdi. Film hakkında siz neler düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlara yazmayı unutmayın!
ama
Bu cüle kısa bir cümle. Cümle kısa. Kısa. Cümle kısa. Valla kısa. Uzun değil kısa. Kısa. Oldukça kısa. Kısa. Bu cüle kısa bir cümle. Cümle kısa. Kısa. Cümle kısa. Valla kısa. Uzun değil kısa. Kısa. Oldukça kısa. Kısa.Bu cüle kısa bir cümle. Cümle kısa. Kısa. Cümle kısa. Valla kısa. Uzun değil kısa. Kısa. Oldukça kısa. Kısa. Bu cüle kısa bir cümle. Cümle kısa. Kısa. Cümle kısa. Valla kısa. Uzun değil kısa. Kısa. Oldukça kısa. Kısa.
Ama. Fakat. Ancak. Ki. Çünkü. Ve. Veya. Ya da. Mademki. Ancak. AMA. lAKİN. iLE. Ama. Fakat. Ancak. Ki. Çünkü. Ve. Veya. Ya da. Mademki. Ancak. AMA. lAKİN. iLE.Ama. Fakat. Ancak. Ki. Çünkü. Ve. Veya. Ya da. Mademki. Ancak. AMA. lAKİN. iLE.
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız: