Modern Çin Edebiyatının En Önemli Eserlerinden Biri: Yaşamak

Modern Çin Edebiyatının En Önemli Eserlerinden Biri: Yaşamak

Yu Hua’nın dilimize çevrilen ilk eseri Yaşamak, aslında yazarın kaleme aldığı ikinci kitabı. Bu kitabıyla James Joyce Ödülü kazanan Yu Hua modern Çin edebiyatının en önemli isimlerinden biri olarak kabul ediliyor. Herkesin severek okuduğu Yaşamak, okuduğum ilk Çin edebiyatı eseriydi.

Yaşamak Neyi Anlatıyor?

Yaşamak, 1966-1976 yılları arasında gerçekleşen Kültür Devrimi’nin bir ailenin üzerine düşürdüğü gölgeyi işliyor. Eserde kumar oynayarak ailesini yıkıma sürükleyen ve sonra ailesini ayakta tutabilmek için çabalayan Fugui’nin yaşamını okuyoruz. Babasının atalarını onurlandıracağını düşünen Fugui, kumarda ailesinin tüm mal varlığını kaybediyor. Kitapta ikinci bir anlatıcı da söz konusu. Birinci anlatıcı, köy köy gezerek köylülerin hayat hikayelerini türkülere aktaran ihtiyar; ikincisi ise ihtiyarın karşılaştığı, bizlere keder dolu allak bullak olmuş hayatının hikayesini anlatmaya başlayan Fugui.

“Yavaş kanat çırpan kuş, erken uçmaya başlamalı,’ derler. İşte ben o yavaş uçan kuştum, işleri bir türlü bitiremeyen.

Yaşamak, Yu Hua

Fugui mal varlığını kumarda kaybettikten sonra, sevdiklerini de birer birer kaybetmeye başladığını idrak ediyor. Bu olay onun için toparlanma sürecinin başlangıcı oluyor. Herkese karşı hoyrat ve acımasız olan Fugui, para kazanmanın peşine düşüyor ve esasında hayatında var olan, ancak bu zamana kadar görmezden geldiği sevdiklerinin farkına varıyor. Fugui, ailesine karşı çok hatalı davranışlar sergiliyor. Bu durumda eşi Jiazhen, kim olsa terk edip giderdi diyebileceğimiz noktada bile hep eşinin arkasında duruyor. Ancak okur olarak yaptıkları yüzünden Fugui’ye kızamıyor insan, en azından ben bunu yapamadım. Yu Hua, karakterinin çektiği pişmanlık ve ıstırabı öylesine derin anlatıyor ki okurken boğazıma bir yumru oturdu.

Devrim ve Bedel Ödeyen Halk

Hidup (To Live) (Indonesian Edition): Hua, Yu: 9786020313825: Amazon.com:  Books

Fugui’nin hatalarının bedelini tüm ailesi ödüyor. Yazar bu noktada okuyucusuna hiç acımıyor ve onun kalbini hedef alıyor. Son dönemlerde okuduğum en dramatik ve kalbime işleyen eserlerden birisiydi. Tabii ki çektikleri zorlukların bir kısmında Çin’in o dönemde zorlu bir devrim sürecinde olmasının da etkisi var. Eserde bu süreç çok ağır ve detaylı bir şekilde kaleme alınmıyor. Fakat kitap; yaşanan kıtlıklar, büyük demir eritme kampanyası, toprağın devletleştirilmesi, özel mülkiyetin kaldırılması, yemeklerin kantinlerde yenmesi gibi o dönemin gerçeklerini göstermekten de geri kalmıyor.

Kitaptaki her karakteri ayrı ayrı sevdim, bana göre her birinin sevilesi yönleri vardı. Her ne hata yaparsa yapsın, kendisine ne kadar kaba davranırsa davransın Fugui’yi çok seven eşi Jiazhen’i, hem bir eş hem de bir anne olarak yaptığı fedakârlıklarından ötürü çok sevdim. Kızı Fengxia’nın ona eksik gibi hissettirilmesine rağmen sevgi dolu olan kalbine ve oğlu Youqing’in şaşmayan doğruculuğuna hayran oldum. Sefalet içerisinde yaşamalarına rağmen hayata umutla ve sevgiyle bakan Xu ailesi, okura çok fazla şey katıyor. Fugui bizlere, yaşamın değerini bilmemiz gerektiğini, düştüğümüz yerden kalkabileceğimizi ve asla yaşamaktan vazgeçmememiz gerektiğini öğretiyor.

Yu Hua ile Yaşamak Dedikleri Şey

İnsan hayat boyu ne zorluklarla ve sıkıntılarla karşılaşırsa karşılaşsın, ölüme yaklaşırken kendini teselli edecek bir şeyler buluyordu.

Yaşamak, Yu Hua
Yu Hua - 1000Kitap

Fugui yaşama dört elle sarılıyor sarılmasına ama okur bunun gerçekten yaşamak mı, yoksa yaşamanın vermiş olduğu bir lanet mi olduğunu sorgulamaktan kendini alamıyor. Sevdikleri için yaşayacağına söz veriyor ve sanki o günden sonra bir lanete uğruyor. Fugui sözünü tutuyor ama bunun acısını da çekiyor. Verdiği kayıplara, çabalarının sürekli yerle yeksan olmasına karşın Fugui’nin tüm bu olanlar karşısında sergilediği tutum takdir edilesi.

Bir romanın içerisine kaç beden sığar?'” deseler cevabım Yu Hua kadar cüretkâr olmazdı. Çok fazla gözyaşı, çok fazla kayıp var. Bazı okuyucular konunun çok dramatize edildiğini düşünerek sıkılabilir. Bir okuyucu olarak benim beklentim, Yu Hua’nın anlattıklarından ne gibi bir ders çıkarabileceğimiz idi. Beklentimi de fazlasıyla karşıladı. Yalnızca bir ailenin çöküşünü anlatıp bıraksaydı beklediğimi bulamazdım. Yu Hua her bir karakterini detaylı bir şekilde aktarıyor. Bu anlatım da okuyucuya sanki okumuyor da bu hayatı bizzat yaşıyor hissi veriyor. Yazar 205 sayfa içerisinde o kadar çok keder ve yaşanmışlık işliyor ki büyülenmemek imkânsız. Okuduğum hiçbir inceleme yazısında bu esere dair olumsuz bir eleştiriye denk gelmedim.

Bir Uyarlama Olarak Yaşamak

Fugui’nin yaşamını izlemek isteyenler için aynı isimli bir de film var. Tıpkı kitap gibi film de Çin’de yasaklanıyor. Uyarlamada temel olaylara ve karakterlere sadık kalınmamış ancak bana göre asıl yer alması gereken küçük detayları eksikti. Ailenin geçim kaynağı, yaşam biçimleri ve kitabın en kilit noktası filmde yer almadığı için, kitapta verilen hissiyatı filmden alamadım. Film ödüle layık görülmüş olsa da bana göre başarılı değildi.

Uzun lafın kısası Fugui’nin yaşamı benim için bir hayat dersi oldu. Yaşadıkları ve ailesinin başına gelenler beni çok duygulandırdı. Kitabın son sayfasını okuyup kapattıktan sonra gözyaşlarıma engel olamadım. Sizlere de bu etkileyici yaşam öyküsünü okumanızı tavsiye ederim.

Kısa cümle. Bu cümle kısa. Oldukça kısa cümle. Cümle çok kısa. Kısa cümle. Cümle baya kısa. Kıpkısa cümle. Cümle kısa ama. Fakat ve ancak.

Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:

Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:

Kitapların kahramana dönüştüğü yer.
İnternet sitesi http://bibliyoraf.com
Yazı oluşturuldu 328

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.