Herkese merhaba. Geçtiğimiz eylül ayı yurtdışında yine harika kitapların okuyucularla buluştuğu bir ay oldu. Marie Lu’dan Jay Kristoff’a, Stephanie Garber’dan Sally Rooney’e sevilen yazarların yeni kitapları bekleyenleriyle buluştu. Bunun yanında merak edilen serilerin devam kitapları ve yeni çıkış yapan yazarların kitapları da raflarda kendilerine bir yer edindi. Biz de her ay olduğu gibi bu ay da sizler için bu kitaplardan bazılarını liste haline getirdik. Keyifli okumalar! eylül ayında
Under the Whispering Dood – T.J. Klune
Fantastik ama aynı zamanda okurken de kalbinize dokunacak bir kitap arıyorsanız bu kitabı beğenebileceğinizi düşünüyorum. Kitap hayatını dolu dolu yaşayamadan ölen Wallace Prince adındaki bir karakteri konu alıyor. Wallace’ın ruhunu almaya gelen Azrail onu öteki dünyaya götürmek yerine küçük bir kasabaya götürüyor. Evet, işler bu noktada biraz ilginçleşiyor. Wallice’a öteki dünyaya geçmesi için bir hafta süre tanınıyor. Fakat bu süre zarfında Wallace, Hugo ile tanışıyor. İnsanları öteki dünyaya götüren geminin kaptanı ve kasabadaki çay dükkanının sahibi olan Hugo, Wallce’a hayatınca neler kaçırdığını fark ediyor.
Konusu benim epey ilgimi çekti. O bir haftada neler olacağını gerçekten merak ediyorum. Umarım en kısa sürede Türkçe’ye çevrilmiş halini de okuyabiliriz.
The Hawthorne Legacy (The Inheritance Games #2) – Lynn Barnes
Serinin İlk kitabı geçen yılın eylül ayında çıkmıştı. Bu yıl ise ikinci kitabı raflarda yerini aldı. Sırların, yalanların ve ihanetin olduğu bu seride elbette aşk da yer alıyor. Aile ve aile içi gruplaşma konuları etrafında dönen kitapta bir de miras söz konusu. Avery, başta neden Tobias’ın tüm mirasını kendisine bıraktığı sorusu olmak üzere tüm sorularına cevap bulmak istiyor. Yaptığı DNA testinde kendisinin bir Hawthorne olmadığını da biliyor. Fakat onlarla sandığından daha derin bir bağlantısı olduğunu öğreniyor. Bu bana biraz Türk dizilerini anımsattı. Konusu biraz basit gibi gözükse de bence kitapta bizi daha farklı şeyler bekliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Empire of the Vampire (Empire of the Vampire #1) – Jay Kristoff
Ülkemizde de oldukça popüler olan Jay Kristoff’un yeni serisi 7 Eylül’de okuyucularıyla buluştu. Ben konusunu beğendim. Siz de vampirlerin olduğu bir fantastik kitap okumak istiyorsanız bu kitaba bir şans verin derim. İnsanlar ve vampirler yaklaşık otuz yıldır savaş halinde olduğu bu kitapta bizi macera ve aşk ikilisi bekliyor. Kendi ırkının sonuncusu olan Gabriel’ın etrafında dönen bu kitap, yetişkin etiketiyle raflardaki yerini aldı.
Iron Widow (Iron Widow #1) – Xiran Jay Zhao
Eylül ayında çıkan yeni serilerden bir tanesi de Iron Widow. Hem tarih hem de bilimkurgu içeren bir kitap okumak istiyorsanız doğru adrestesiniz. Çin halkının Chrysalises isimli robotlarla savaştığı bir dünyada geçen bu kitapta Zetian adındaki karakterimizin intikam macerasını okuyoruz. Abisinin katilinden intikam almak için orduya katılan Zetian aynı zamanda kadınların önemli görülmediği ve savaş için feda edildiği ancak erkeklerin yüceltildiği sistemin ortadan kalkması için de savaş veriyor.
Kitap, Çin İmparatorluğu’ndaki tek kadın hükümdar olan Wu Zetian’nın hikayesi baz alınarak yazılmış. Bu detay benim kitaba karşı olan merakımı epeyce arttırdı. Umarım kitap en kısa sürede dilimize çevrilir.
Once Upon a Broken Heart (Once Upon a Broken Heart #1) – Stephanie Garber
Caraval serisinin sevilen yazarı Stephanie Garber’la Caraval dünyasına bir kez daha gitmeye hazır mısınız? Hem de bu sefer bizi romantik bir hikâye bekliyor. Kitabımız, Evangeline Fox, isimli ana karakterimizin Kupa Prensi ile yaptığı bir anlaşmayı konu alıyor. Hayatının aşkının başka biriyle evlenmek üzere olduğunu öğrenen Evangeline, Kupa Prensi’ne istediği her şeyi teklif edecek kadar çaresiz hale geliyor. İlk başta Kupa Prensi Evangeline’den yalnızca masum bir öpücük istiyormuş gibi görünse de tabii ki asıl hedefi bambaşka. Garber’ın bu yeni kitabıyla Caraval’ın büyülü dünyasına dönmek için kimler heyecanlı bakalım?
Beautiful World, Where Are You – Sally Rooney
Normal İnsanlar ve Arkadaşlarla Sohbet kitaplarıyla ülkemizde de oldukça ilgi gören Rooney’nin yeni kitabı 7 Eylülde raflarda yerini aldı. Rooney’nin bu kitabında; gazeteci olan Alice, Alice’in bir depoda tanıştığı Felix ve zorlu bir ayrılık sürecini atlatmaya çalışan Alice’in yakın arkadaşı Eileen ve Eileen’in çocukluk arkadaşı Simon’ı konu alıyor. Hayatla mücadele halinde olan bu dörtlüyü kimi zaman iyi, kimi zaman kötü şeylerle karşı karşıya kalırlarken yazar; güzel bir dünyanın varlığına inanmak için bir sebep bulabilecekler mi, bize bu sorunun cevabını veriyor. Ben kitabın Sally Rooney’i yansıtan bir konuya sahip olduğunu düşünüyorum. En kısa sürede Türkçe’ye de çevrilirse çok güzel olur.
The Love Hypothesis – Ali Hazelwood eylül ayında
The Love Hypothesis, yazarın çıkış kitabı olmasına rağmen kitabın Goodreads puanı oldukça iyi. O yüzden listeye bunu da eklemek istedim. Kitabımız, Olive Smith, yakın arkadaşını bir ilişkiye sahip olduğunu inandırmak için karşısına çıkan ilk erkeği öpmesiyle başlıyor. Optüğü kişi de profesörü Adam Carlsen olunca ve profesör bu oyunu devam ettirmeye kara verince bu beklenmedik çift herkesin diline dolanıyor.
Biraz klişe, değil mi? Olive’in bir şeyleri kanıtlamak için başvurduğu duyguları gerçeğe dönmeye başladığında neler yapacağını merak ediyor musunuz? Bir sahte ilişkinin nasıl gerçek bir aşka dönüştüğünü konu olan birçok kitap var, evet. Fakat yeni bir romantik-komedi arıyorsanız bu kitaba bir şans verebilirsiniz.
Steelstriker (Skyhunter #2) – Marie Lu eylül ayında
En sevdiğim yazarlardan biri olan Marie Lu’nun yeni kitabı 28 Eylülde raflarda yerini aldı. Geçen yıl serinin ilk kitabı çıkmıştı. Bu yılsa ikinci ve son kitabı okuyucularıyla buluştu. Savaşın darmadağın ettiği bir dünyada sevdiklerini kurtarmak için mücadele eden gençlerden oluşan bir ekibin maceraların anlatan Skyhunter serisi, yurtdışında oldukça beğenilen bir seri olmayı başardı. Hangi yayınevi serinin çevirisini üstlenir bilmiyorum ama bunun yakın bir zamanda olmasını umuyorum.
The Bronzed Beast (The Gilded Wolves #3) – Roshani Chokshi
Ülkemizde Yabancı Yayınları’ndan çıkan Yıldızlara Sarılı Kraliçe ve Doğan İthaki Yayınları’ndan çıkan Aru Shah serileriyle tanınan Roshani Chokshi yine mitoloji temalı bir kurgusuyla okurlarıyla buluşuyor. The Gilded Wolves serisi okurların dediğine göre birçok mitolojinin harmanlandığı bir kurguya sahipmiş. Ayrıca Kargalar Meclisi ve Dan Brown sevenler bu seriyi çok severmiş. The Bronzed Beast de işte bu serinin üçüncü ve son kitabı 1800’lü yıllarda geçen, karanlık ama aynı zamanda cazibeli bir dünyaya yolculuğa çıkmak istiyorsanız okumanız gereken kitap belli. Bakalım yazarın diğer kitaplarını çeviren İthaki ve Yabancı bu kitaba ne zaman el atacak?
Dark Rise (Dark Rise #1) – C.S. Pacat eylül ayında
Yepyeni büyülü bir dünya için hazır mısınız? Kitap, annesini öldüren adamlar tarafından kovalanan on altı yaşındaki Will’i anlatıyor. Will büyünün insanlar tarafından unutulduğu ve yalnızca Steward adındaki krallığı korumaya yemin etmiş bir grubun bilincinde olduğu bir dünyada yaşıyor. Kaçarken yaşlı bir hizmetli tarafından uyarılan Will, bir şekilde kendisini büyü dünyasının içinde buluyor. Dark King’in dönüşüyle birlikte büyünün yeniden hakim olduğu dünyada Will’in de Aydınlığın mı yoksa Karanlığın mı yanında olduğunu seçmesi gerekiyor. Bir üçleme olması beklenen serinin ilk kitabının konusunu siz nasıl buldunuz? Fikirlerinizi bizlerle de paylaşın.
The Legacy (Off-Campus #5) – Elle Kennedy
Ülkemizde Yabancı Yayınları etiketiyle raflarda yerini alan serinin beşinci kitabı yurtdışında okuyucularıyla buluştu. Bu kitapta serinin ilk dört kitabındaki dört çifti aynı anda görüyoruz. Yani dört çifte ait dört farklı hikaye. Kitabı araştırırken okuduğum yorumların çoğunda okuyucuların kitabı beğenmediğini gördüm. Hepsi yazarın, karakterlerin özelliklerini değiştirmesinden ve uzun anlatılması gereken konuların, evlilik ve hamilelik gibi, tek bir kitaba sığdırılmaya çalışılmasından şikayetçiydi. Ben seri ilgimi çekmediği için önceki kitaplarını okumadım, bu yüzden nasıl olduklarını bilmiyorum. Fakat siz okuduysanız düşüncelerinizi ve beşinci kitabın çevirisini bekleyip beklemediğinizi bizimle de paylaşabilirsiniz.
The Man Who Died Twice (Thursday Murder Club #2) – Richard Osman
İlk kitabı geçen yıl eylül ayında çıkan Thursday Murder Club serisinin ikinci kitabı da geçtiğimiz eylül ayında raflarda yerini aldı. Sessiz sakin bir kasabada yaşayan dört emekli arkadaş çözülmemiş cinayetleri çözmek için perşembe günleri toplanmaya başlıyor. Serinin ilk kitabında kasabaki bir cinayetin çözülmesine yardım eden bu dörtlü bu kitapta biraz daha kişisel bir meseleye çare arıyorlar. Thursday Murder Club’ın üyelerinden biri olan Elizabeth’e Elizabeth’e eski kocasından bir mektup geliyor. Bu mektupta Elizabeth’in eski kocası Douglas’ın bir elmas çaldığı ve Elizabeth’den yardım istediği yazıyor. Kitap, okuyanların neredeyse tamamından yüksek not almış. Serinin üçüncü kitabı seneye çıkabilir. Hatta ilk kitabının da film hakları alındığı için belki yakın zamanda beyaz ekranda görebiliriz. Bence kesinlikle bir şans vermeyi düşünebilirsiniz.
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
Ama fakat ancak. Lakin ve veya. Yada çünkü lakin. Ancak ve ancak. Ki de ile. Çünkü veya. Yada mademki. İle ve. Ancak ama fakat lakin. Ama fakat ancak. Lakin ve veya. Yada çünkü lakin. Ancak ve ancak. Ki de ile. Çünkü veya. Yada mademki. İle ve. Ancak ama fakat lakin.
Yazıyı burada paylaş: