shadow and bone
Leigh Bardugo’nun sevilen serisi Grisha Üçlemesi’nin ilk kitabından uyarlanan Shadow and Bone’dan ilk fragman sonunda geldi! Her ne kadar diziden ufak bir kesit görmüş olsak da bu, hepimizi heyecanlandırmaya yetti. Biz de bu heyecan verici fragmanı sizler için inceledik. Yalnız dikkat, eğer serinin ilk kitabı Gölge ve Kemik’i okumadıysanız sizin için bu yazıda ufak tefek spoilerlar olacaktır. Biz şimdiden söyleyelim.
İlk olarak belirtmek istediğimiz şey oyuncu seçimlerinin ne kadar yerinde olduğu. Mükemmel değil, ancak iyi bir uyarlama için yeterli seviyede diye düşünüyoruz.
Özellikle Ben Barnes’i Karanlıklar Efendisi rolüne çok yakıştırdığımızı söylemeliyiz. Aslında daha genç birini bekliyorduk ancak Narnia serisinden tanıdığımız Prens Caspian’ı görünce fikrimiz değişti. Diğer yandan sakalları olmasaydı biraz daha role oturacağını düşünmedik değil. Ancak yine de Ben Barnes’ın bu rolün hakkını vereceğini düşünüyoruz.
Shadow and Bone
Alina’yı canlandıran Jessie Mei Li’nin, tabiri yerindeyse biraz silik yüz hatlarına sahip olması bizce uygun bir seçim olmuş. Kitabın başlarında Alina’nın kendinden ne kadar önemsizce bahsettiğini bildiğimizden bu durum hoşumuza gitti. Malyen ise her ne kadar kitaptaki tasvirinden uzak olsa da bu durum gözümüze çok batmadı. Zira çoğunuzun ondan çok Karanlıklar Efendisi ve Kaz Brekker ile ilgilendiğini biliyoruz.
Açıkçası fragmanda çok az görünmelerine rağmen bizi en çok heyecanlandıran Kargalar oldu. Özellikle Kaz Brekker karakterini oynayan Freddy Carter’ı gördüğümüz anda gözlerimizden yıldızlar çıkmaya başladı. 🤩 Çünkü karakterle öylesine bütünleşmişti ki siluetini bile görsek “işte bu Kaz!” derdik. Verdiği enerji, görünüşü tam anlamıyla hayal ettiğimiz gibiydi. Kargalar’ın geri kalanından da çok memnun olduğumuzu söylemeliyiz. Şimdilik gördüğümüz kadarıyla kitaptaki tasvirlerine benziyorlar.
Shadow and Bone her ne kadar Gölge ve Kemik’ten uyarlanmış olsa da dizide Kargalar Meclisi’nden de karakterler göreceğimizi uzun bir süredir biliyorduk. Fragman bu anlamda maalesef ki bize yeni bir şey sunmadı. Bu fragman her ne kadar “teaser trailer” olarak geçiyor olsa da en azından hikayenin nasıl şekilleneceğine dair küçük de olsa bir ipucu vermelerini isterdik. Çünkü bildiğiniz üzere Kargalar Meclisi Grisha Üçlemesi’nde yaşananlardan sonrasını anlatıyor. Umarız gelecek fragmanda bu durum ile ilgili daha çok bilgi verirler.
Şimdi gelelim fragmanı sahne sahne incelemeye.
Açılışta Karanlıklar Diyarı’nın sınırını görüyoruz. Ardından diyarın tam içine doğru at süren birini fark ediyoruz. Bu sahne bizim aklımıza direkt Baghra’nın Alina’ya gerçekleri açıkladıktan sonra Alina’nın saraydan kaçtığı sahneyi getirdi.
Sonra kitapta biraz daha başa gelip Alina’yı ve Malyen’i Karanlıklar Diyarı’ndan geçmek üzere olan kafilenin içinde buluyoruz. Tıpkı kitapta olduğu gibi Malyen saldırıya uğruyor ve Alina da farkında olmadan gücünü kullanıyor. Daha sonra Karanlıklar Efendisi devreye girip onları çadırına çağırıyor. İlk yüz sayfada ne okuduysak ciddi anlamda aynılarını izliyoruz ve açıkçası bu durum bizim hoşumuza gitti. Çünkü yazar Leigh Bardugo, dizinin kitaplardan çok daha farklı olacağının altını çizmişti. Buna rağmen giriş kısmına sadık kalınması bizi mutlu etti.
Apar topar saraya götürülen Alina’nın hemen ardından sahneye Genya giriyor. Öncelikle keftaların hepsini beğenmesek de Genya’nınkine aşık olduğumuzu söylemeliyiz. Aynı kitapta anlatıldığı gibi güzel, göz alıcı ve duru bir görünümü vardı.
Diğer yandan aşağı yukarı her sahnede neredeyse tüm karakterlerin başlık taktığını gördük ki bu Rusya esintileri içeren bir kurgu için beklenen bir durum. Ancak içimizden olmasa da olurdu dediğimizi inkar edemeyiz.
Saray arka planını beğendik. Alina ve Karanlıklar Efendisi’nin saray sakinlerinin önüne çıktığı sahne epey güzeldi. Özellikle kralın önünde Alina’nın gücünün açığa çıkmasını sağlayan Karanlıklar Efendisi gayet karizmatik duruyor. CGI efektlerini de gayet başarılı bulduğumuzu ekleyelim. Aralara serpiştirilmiş birkaç savaş sahnesinin nereye ait olduğunu anlayamadık ancak bolca aksiyon göreceğimiz kesinleşti.
Ayrıca kitaptaki kilit cümlelerden biri olan “Sen ve ben dünyayı değiştireceğiz.” cümlesinin kullanılması izleyiciyi yakalama açısından hoş olmuş diye düşünüyoruz.
Şimdilik bahsetmek istediğimiz şeyler bunlar. Diziyi izledikten sonra çok daha detaylı bir inceleme geleceğinin sözünü verebiliriz. Çünkü biz beklediğimizden çok daha fazlasını bulduk bu yapımda. Genel anlamda beğendiğimizi söyleyelim. Umuyoruz ki bu çizgiyi bozmazlar.
Daha fazlası için bizi Instagram’dan takip etmeyi unutmayın. Mavilerle kalın.💙
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
Yazıyı burada paylaş: