Yabancı Yayınları’nın en yeni kitaplarından biri olan Yılan Kral, Jeff Zentner’ın çıkış romanı. Buna rağmen kitap, yazarın Yabancı Yayınları tarafından dilimize çevrilen ikinci kitabı. Çevrilen ilk kitabı Veda Günleri’nin ardından yazardan yeni bir kitap okuyacak olmak beni heyecanlandırmıştı doğrusu. Bitirdiğimde de kitabın bana aradığım her şeyi, hatta -dürüst olayım- aradığımdan da fazlasını verdiğini fark ettim.
Kendisi de bir müzisyen olan Jeff Zentner, roman yazmaya Tennessee’de bir gençlik kampında karar vermiş. Gençlerin sanat söz konusu olduğunda sorunlarından nasıl arındığını ve esas kişiliklerinin nasıl ortaya çıktığını gördükten sonra da gençlik kurguları yazmaya başlamış.
Yazar kitaplarında genellikle arkadaşlık ve aile konularına değiniyor. Veda Günleri’nde arkadaşlarını bir trafik kazasında kaybeden ve bu kazadan kendini sorumlu tutan Carver’ın yas sürecini ele alan yazar, çıkış romanı olan Yılan Kral’da da yine bu tür psikolojik ve toplumsal konuları derinlemesine işliyor.
Yılan Kralın’ın Üç Silahşor’ü
Bu kurgu lise son sınıf öğrencisi olan Dill Early’nin etrafında şekillense de aslında üç ana karaktere sahip; Dill, Lydia ve Travis.
Dill’in eski bir rahip, şimdilerde mahkûm olan babası uç dinsel inanışlarıyla kasabada ilgiyi üzerine çekmiştir. Fakat sonrasında çocuk istismarı ve pornosu suçuyla ceza yemiştir. Dill sessiz, sakin biri olduğundan okulda çok fazla zorbalığa, babasının durumuyla ilgili hakarete maruz kalmaktadır. İki en yakın arkadaşı Lydia ve Travis dışında kimseyle görüşmez. Bu yüzden çevresindeki kimse gerçek Dill’i tanıma şansı bulamaz. Dill müzikal yeteneği olan bir çocuk. Bu konuda geleceği oldukça parlak ancak kilise müziği yapmak dışında şansını pek fazla denememiş.
Travis aile hayatındaki zorlukları, çatışma ve şiddeti görmezden gelmek için fantastik dünyalara sığınan bir çocuk. Geleceğe dair hiçbir beklentisi yok. Tek istediği, bir an önce çok sevdiği serinin yeni kitabına kavuşabilmek.
Lydia ise sivri dilli, zeki bir moda bloğu yazarı, iyi bir aileden gelen, geleceği parlak bir kız. Onun da tek sıkıntısı Travis ve Dill’in üniversiteye gitmeme kararı. Onları bu fikirden caydırmak için sürekli çabalıyor.
Bazı Dostluklar Çok Güzel
Yılan Kral’ın en etkileyici kısmı da sanırım bu üçlünün arkadaşlıkları ve birbirleri için sarf ettikleri çaba. Aralarında geçen tartışmalardan verdikleri kararlara kadar her şey çok samimi ve gerçek. Bu üçlünün diyaloglarını okurken evet bu tam da benim vereceğim ya da x arkadaşımın vereceği bir tepki diyor insan. Kitapta öyle pespembe bir dostluk resmedilmiyor yani. İnişleri çıkışları, küslükleri barışıkları olan, zaman zaman bu işin sonu kötü bitecek hissi yaratan bir arkadaşlık söz konusu.
Her birinin karakteri, psikolojisi ve aile hayatı diğerinden farklı ve ne gariptir ki bu kitap sadece Dill’in değil aynı zamanda Lydia ve Travis’in de kitabı. Yılan Kral’ı bitirdikten sonra yazarın röportajlarına göz attığımda onun da böyle bir şey dediğine denk geldim ve bir okur olarak bunu kitaptan hissedebildiğim için de mutlu oldum.
Jeff Zentner şöyle diyor: “Her bir karakter için ayrı kitap yazmak istiyordum. Ancak ben sabırsız bir insan olduğum için üçünü aynı hikâyede buluşturdum ve ayrı ayrı bakış açıları katmadan edemedim. Her birine ayrı bakış açısı vererek böylece kafalarına girebildim.
Neden Yılan Kral?
Amerika’nın Güney eyaletlerinde toplum hayatının nasıl olduğunu din ve ırk çerçevesinden ele alan yazar, bu kitabında, kendi deneyimlerini de dâhil ederek toplumun kendilerinden farklı olanlara nasıl yaklaştığına, her şeyi nasıl da dini inanışları çerçevesinde değerlendirdiklerine dikkat çekiyor. Çarpıtılan dini ritüellerin ve inanışların insanlara ne gibi zararlar verdiğine vurgu yapıyor. Ancak Yılan Kral’ın SADECE dini kötüleyen değil, çarpıtılan dinin toplumlara verdiği zararları da gösteren bir roman olmasını istiyor.
Kitabın adı Dill’in kasabada deliliği ile nam salan dedesinden geliyor; kızının ölümüne neden olanı yılanın peşine düşen ve aklını kaybederek hayatını yılan öldürmekle geçiren Yılan Kral. Bunun dışında kitabın adıyla Dill’in tek bağlantısı çocuğun dedesiyle aynı karanlık zihni paylaştığını düşünmesi ve günün birinde kendisinin de aklını kaçıracağına inanması. Yaşadığı hayatın şartlarına bakıldığında bunun çok zaman almayacağı da ortada.
Karanlık Ama Umut Dolu
Ancak Dill bir şekilde bu aile batağından çıkmak zorunda. Kitap boyunca bir şeyler olmalı, biri şu çocuğa el uzatmalı diye düşünüyor insan. Bu noktada kitabın ilerleyişi çok hazin ve kalp kırıcı ama aynı zamanda da UMUT DOLU.
Bana kalırsa yaşamlar, parçaların toplamından çok daha büyüktür. Onları başarılara göre değerlendirmek adil değil.
Yılan Kral bu yıl ve belki de son birkaç yıl içerisinde okuduğum en iyi gençlik kurgusu. En son ne zaman bir gençlik kitabından bu kadar etkilenmiştim hatırlamıyorum. Bu üç gencin arkadaşça sohbetleri, dertleşmeleri ve kavgaları, karakterlerin aile yapıları ve çevresel faktörlerle harmanlanınca, ortaya keyifle okunan, yer yer boğazınızı düğümleyen bir kurgu çıkarıyor.
Yazarın toplum ve din eleştirileri bazı çevrelerce aşırı bulunmuş olsa da bence oldukça yerinde. Hikâye, adını siyahi karşıtı, gizli ırkçı örgüt KKK’ın kurucusu Nathan Bedford Forrest’tan alan Tennessee’nin Forrestville kasabasında geçtiği için ırkçılıkla ilgili çok fazla atıf ve eleştiri de söz konusu. Özellikle Lydia’nın bu konudaki ateşli nutukları okunmaya değer. Hem hak verip hem de bu konudaki çığırtkan tavrına gülmeden edemiyor insan.
Yani kitap sadece gençlerin değil, toplumun ve din olgusuyla yaşayan kasabalıların hayatına da yakından bakmamızı sağlıyor. Bir çocuğu şekillendiren şeyin aile, bir aileyi şekillendiren şeyin de çevre olduğunu tokat gibi yüze çarpıyor. Keyifle okunan, kah güldüren kah ağlatan bir büyüme hikayesi okumak istiyorsanız, kesinlikle Yılan Kral’ı okumalısınız. Herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim, bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere!
Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:
yılan kral
Bu cümle kısa bir cümledir. Kısa. Bu cümle kısa bir cümledir. Kısa. Kısa bir cümle. Bu cümle kısa bir cümledir. Kısa. Bu cümle kısa bir cümledir. Bu cümle kısa bir cümledir. Kısa. Kısa bir cümle. Bu cümle kısa bir cümledir. Kısa bir cümle. Bu cümle kısa bir cümledir. Bu cümle kısa bir cümledir. Kısa. Kısa bir cümle. Bu cümle kısa bir cümledir. Cümle baya kısa.
Yazıyı burada paylaş: