Çaresizliğin En Derin Hali: Açlık

Çaresizliğin En Derin Hali: Açlık

Usta yazar Knut Hamsun tarafından kaleme alınan Açlık, uzun zamandır okuma listemden bana göz kırpıyordu. Fakat okuyanların çok etkilendiğini ve okuması zor bir kitap olduğunu söylemeleri cesaretimi kırıyordu. Uzun bir bekleyişin ardından sonunda kitabı okudum. Bu yazıda da size beni derinden etkileyen bu kitaptan bahsedeceğim.

Açlık Ne Anlatıyor?

Kitap, yazar olma arzusuyla elinden kağıt kalem eksik olmayan bir gencin hissettiği açlıkla baş etmeye çalışmasını anlatıyor. Ana karakterin yalnızca iki arzusu var, yazılarıyla para kazanabilmek ve açlık hissini bastırabilmek. Zaman zaman dergiye verdiği bazı yazılarıyla, açlığını birkaç gün bastıracak ölçüde ödeme alsa da yeterli olmuyor.

Açlık hissini bastırabilmek için talaş çiğniyor, yemek kokusunu aldığı restoranın önünden geçiyor. Battaniyesini, kıyafetlerini, kıyafetlerinin düğmelerini satmaya çalışıyor. Knut Hamsun, okura duyguları hissettirmekte o kadar başarılı olmuş ki, eser boyunca ana karakterin hissettiği açlık midenizde huzursuz bir his bırakıyor.

Açlık ve Açlığa Dair Hisler

Kitabın yurt dışı baskısında kullanılan portre; The Night Waderer, Edvard Munch

Kitap, gerçeklik hissiyatı veren bir dürüstlükle yazılmış ve yoğun duygular içeren psikolojik bir roman. Eser boyunca ana karakterin çaresizliği, çaresizliğinin gururuyla olan savaşı bütün acımasızlığıyla gözler önüne seriliyor. Okuru, “Gurur yapmayı bırak, yardım iste'” ve “Ben de olsam, yardım istemezdim’” ikilemi içine düşürüyor. Romanın ana karakteri, hislerini kolaylıkla okura geçirebiliyor. Kitap boyunca onunla birlikte acı çekiyor, yiyecek alabilmek için para bulduğunda ise onunla birlikte rahatlayıp mutlu oluyoruz.

Yazının başında da belirttiğim gibi Açlık okunması kolay bir kitap değil. Hassas bir kalbe iyi gelecek bir kitap da değil. Ancak fazlaca düşündüren bir kitap. Ana karakter açlığını bastırmak için talaş çiğnerken düşündürüyor, bitmiş tavukların kemiklerini sıyırırken düşündürüyor, mum ışığı olmadığı için geceleri yazı yazamadığında düşündürüyor… Dünyada halen açlık hissiyle baş etmeye çalışan insanların varlığını hatırlatıyor ve açlığa dair düşündürüyor. Tokluğa dair de düşündürüyor.

Okurun vicdanına inen bir darbe olduğunu düşündüğüm bu eseri okuduktan sonra açlığa ve tokluğa dair düşünceler uzun bir müddet zihninizi ele geçiriyor. Aynı zamanda bu dünyada hassas kalplerin gerçekten var olduğunu, dünyanın gerçekten de onlar için bir cehennem olduğunu hatırlatıyor.

“İnsan deli olmasa bile, biraz duyarlı bir kalbe sahip olabilir pekâlâ. Öyleleri vardır ki, ufak tefek şeyler onları yaşatır da sert bir söz onları öldürür. Ben öyleyim işte.”

Açlık, Knut Hamsun

Yazarın Hayatından İzler

Knut Hamsun’un edebiyat dünyasında üne kavuşmasını sağlayan Açlık, aslında otobiyografik bir eser. Kitap yazarın parasının bittiği, gerçekten de açlık hissini bastıramadığı ve yoksullukla mücadele ettiği bir zamanda yazılmış.

Söylenenlere göre, Knut Hamsun Açlık eserinin ilk bölümünü Politiken gazetesi yazı işleri müdürlerinden biri olan Edvard Brandes’e götürmüş. Brandes, onunla olan karşılaşmasını  “Ondan daha düşkün bir başka insan pek az görmüşümdür. Düşkünlüğü elbisesinin yırtık pırtık olduğundan değildi. Ya o yüzü! Çok uzundu müsveddeler. Kendisine geri veriyordum ki, birdenbire kelebek gözlüğü gerisinde gözlerindeki ifadeyi gördüm.” sözleriyle anlatmış. Brandes eserin tutmayacağını düşünmüş ancak yanılması uzun sürmemiş. Açlık, döneminin en çok satan eserlerinden biri olmuş. İlk baskısı 1890 yılında yapılan bu eserin, Knut Hamsun’un 1920 Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmasında oynadığı rol tartışılamaz bir gerçek.

Kitap hakkında söylemek istediklerim, hissettiklerim bunlardı. Umarım Açlık dikkatinizi çeken bir eser olmuştur ya da belki okuma listelerinizde birkaç sıra öne geçebilmiştir. Başka bir yazıda görüşmek üzere!

Ama fakat ancak ve acnak. Çünkü ve fakat. Lakin ama ancak. Çünkü ve ya da. Ancak ve lakin. Ama fakat ancak ve acnak. Çünkü ve fakat. Lakin ama ancak. Çünkü ve ya da. Ancak ve lakin. Ama fakat ancak ve acnak. Çünkü ve fakat. Lakin ama ancak. Çünkü ve ya da. Ancak ve lakin. Ama fakat ancak ve acnak. Çünkü ve fakat. Lakin ama ancak. Çünkü ve ya da. Ancak ve lakin.

Beğenebileceğiniz diğer yazılarımız:

Yazıyı burada paylaş:

Yazı oluşturuldu 14

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.